KARTMİN

29 Ocak 2010 Cuma

KARDEŞLİK VE KARTMİN


Ezeli sırları ne sen bilirsin ne de ben Bu muammayı ne sen okuyabilirsin ne de ben Perde ardında sen ben dedikodusu var amma... Perde kalktı mı ne sen kalırsın ne de ben Güzel şey sevmek küçüğüm, ama bilmelisin ki sevmek, agırlıgınca sorumluluk almayı gerektirir Sorumluluksa, yürekliliği, anlayışı dürüstlüğü ve merhameti beraberinde getirir Şimdi yaş döneminin sana verdiği pembe düşler, acılara gebe kalmamalı küçüğüm Bilmelisin ki, yeşerecek bir fidan nasıl bakım isterse, sevgi de yeşillendikten sonra, o oranda kurumaya yok olmaya yüz tutmamalı Ve sen şimdi küçüğüm benim şu dizelerime kızmaksızın büyümelisin Zararı yok yanıtlanması gereken bir soru gibi tut usunda Gelecek Günler tartışmasız acısız mutlu ve sevinçli Sevgi, daha dogrusu yürek tümü ile başkasına verildiği bir gün, ama içtenlikle ve agırlıgınca sana yazdıklarımı anımsıyacaksınTabiatın bizzat,özüdür kadın Kutsal değerlerin sözüdür kadın Erkeğin aydınlık yüzüdür kadın Ne olur kadına biraz daha saygı Ahlak hamurunu yoğuran o dur Yüce peygamberi doğuran o dur Tatlı bir lisanla çağıran o dur Ne olur kadına biraz daha saygı Değerlidir yaradanın katında Onurludur hayatın her sathında Cennet onun ayağının altında Ne olur kadına biraz daha saygı İkinci sınıf insan,saydınız yeter Çarşafı,türbanı yaydınız yeter Kadınla siyaseti baydınız yeter Ne olur kadına biraz daha saygı Beyinsiz kişinin edep darlığı Kara çarşaf,erkek hükümdarlığı İffet çarşaf değil yürek varlığı Ne olur kadına biraz daha saygı Kadına dayak,kadına taciz Yaptıran korkaklık,yapanlar aciz Yasalar yetersiz,yasalar naçiz Ne olur kadına biraz daha saygı Kötü söz söyleyip durmayın artık İnsafsızlık edip,vurmayın artık Erkeklik bu değil kırmayın artık Ne olur kadına biraz daha saygı İnsan ol birazcık,hayvanlık eden Bu kadar hanzoluk,hırboluk neden Öküz çiftliğinde cinsellik güden Ne olur kadına biraz daha saygı Cartayı çekmeler,miyadın değilmi Seni doğuran anne, kadın değilmi Peki ya kız kardeş,kadın değilmi Ne olur kadına biraz daha saygı Tertemiz bir yürekle bak kadınlara Nezaketle, sevgiyle ak kadınlara Annen gibi saygıyla bak kadınlara Ne olur kadına biraz daha saygıYaban bahçenin gülüne bağlanıp, Öz bahçenin bağbanını öldürme, Beyhude boşu boşuna dağlanıp, Lale,sümbül,çiçekleri soldurma. Zümrüt kokan çiçeklerin balını, Dağdaki çalının bir tek dalını, Dedenin savaşta yırtık şalını, Mirastan mirasa sürüp böldürme. Bahtiyar olan gönüle yalanı, Baykuşlara viraneler talanı, Bahçemize sivrisinek salanı, Keklik deyip kargaları güldürme. GÜNDOĞDU,dolaştık dağ ile taşı, Bak uçuyor gökte özgürlük kuşu, Hürriyet uğruna döktüğüm yaşı, Namertlere çiğneterek sildirmeBütün anneler, annelerin en güzeli, Sen, en güzellerin güzeli. Onüçünde evlendin, Onbeşinde beni doğurdun, Yirmialtı yaşındaydın, Yaşamadan öldün. Sevgi taşan bu yüreği sana borçluyum. Bir resmin bile yok bende, Fotoğraf çektirmek günahtı. Ne sinema seyrettin, ne tiyatro. Elektrik, havagazı, su, soba, Ve karyola bile yoktu evinde. Denize giremedin, Okuma yazma bilmedin. Güzel gözlerin, Kara peçenin arkasından baktı dünyaya. Yirmialtı yaşındayken Yaşamadan öldün... Anneler artık yaşamadan ölmeyecek... Böyle gelmiş, Ama böyle gitmeyecek!en dünyaya bir idare lambası altında geldim Yeryüzü Birinci Dünya Harbi'ni yaşıyordu Başımın üstünde mendil boyunda bulutlar vardı Yunan Harbi'nde yanan şehirlerimizi bir dağdan seyrettim O çadır çadır insanları askerleri esirleri Arkalarında bir gömlekle kaçan halkımızı İlk topu ilk tayyareyi gördüm Anam kardeşim ve ben ayaktaydık Kapanık dükkânlarıyla çarşılarımıza yağmur yağıyordu Her sınıf insanıyla şehrim dağlara taşınmıştı O yangından nehirlerimiz dağlarımız ve çeşmelerimiz kurtuldular Yanmış ve yakılmış şehrimize bir akşamüzeri askerlerimiz girdi Kursaklarında bir parça ekmekle insanlar ayaktaydı O gün dünyayı ve insanları tanıdım O gün ayağımın dibindeki şehirden ağlamayı öğrendimBunca zaman bana anlatmaya çalıştığını,kendimi bulduğumda anladım. Herkesin mutlu olmak için başka bir yolu varmış, Kendi yolumu çizdiğimde anladım.. Bir tek yaşanarak öğrenilirmiş hayat, okuyarak,dinleyerek değil.. Bildiklerini bana neden anlatmadığını, anladım.. Yüreğinde aşk olmadan geçen her gün kayıpmış, Aşk peşinden neden yalınayak koştuğunu anladım.. Acı doruğa ulaştığında gözyaşı gelmezmiş gözlerden, Neden hiç ağlamadığını anladım.. Ağlayanı güldürebilmek,ağlayanla ağlamaktan daha değerliymiş, Gözyaşımı kahkahaya çevirdiğinde anladım.. Bir insanı herhangi biri kırabilir,ama bir tek en çok sevdiği, acıtabilirmiş, Çok acıttığında anladım..

Hiç yorum yok: